Çaycuma.org Haber Tarihi-Saat: 22.4.2025 14:49:29

Bir Ülke Nasıl Susar? - 0

Recep Karagöz'ün köşe yazısı:


Bu Haberi Facebook'ta Paylaş




Bir Ülke Nasıl Susar?

“Adaletin olmadığı yerde, hiçbir şey kalıcı değildir.” // Montesquieu

Kimi zaman bir toplumun çöküşü, gürültülü devrimlerle, tank sesleriyle ya da meydanlara inen kalabalıklarla olmaz. Çöküş, sessizce gelir. Bir haber bültenine sıkışmış kısa bir cümlede, unutulmuş bir köşe yazısında, sabaha karşı gözaltına alınan bir gençte, ihraç edilen bir akademisyenin sessizliğinde belirir. İnsanların yavaş yavaş susmasıyla, kurumların yavaş yavaş çürümesiyle başlar. Biz bugün tam da böyle bir dönemin içindeyiz: Neyin doğru, neyin ahlaki, neyin adil olduğuna dair konuşmanın dahi suç sayıldığı, hakikatin bilinçli bir şekilde gömüldüğü bir dönemden geçiyoruz. Ve ne yazık ki, en çok ihtiyaç duyduğumuz kavramlar –adalet, ahlak, vicdan– en hızlı kirletilenler hâline geldi.

Türkiye, son yıllarda kurumsal çürümenin ve ahlaki erozyonun sahnesine dönüşmüş durumda. Bir devleti ayakta tutan temel yapılar –yargı, medya, üniversiteler, sivil toplum– artık iktidarın mutlak denetiminde, işlevsiz ve güven vermez yapılara dönüşmüştür. Demokrasi çoktan rafa kaldırılmış, yerini korkuya, itaate ve çıkar ilişkilerine dayalı otoriter bir rejim almıştır. Ancak burada mesele yalnızca siyasal değil; bu aynı zamanda insanlık onurunun, vicdanın ve ahlaki değerlere bağlılığın çöküşüdür.

Yargı bağımsızlığı artık sadece anayasa kitapçıklarında varlığını sürdüren nostaljik bir kavrama dönüşmüş durumda. Geçtiğimiz haftalarda barışçıl bir gösteriye katıldıkları için tutuklanan öğrenciler; buna karşın yolsuzluk dosyalarının sümen altı edilmesi, hukuktaki çarpıklığın güncel ve çarpıcı örneklerinden yalnızca biri. Hâkimlerin ve savcıların kararlarını siyasi iktidarın gözüne bakarak verdiği bir ülkede, adaletten söz etmek mümkün müdür?
Aynı şekilde basın özgürlüğü de ağır bir kuşatma altındadır. Ana akım medya, halkı bilgilendirme işlevini çoktan terk etmiş; iktidarın propagandasını yapan bir araca dönüşmüştür. Gerçekler sistematik olarak sansürlenmekte, muhalif sesler kriminalize edilmekte, gazeteciler gözaltına alınmakta, haber siteleri kapatılmaktadır. Böyle bir ortamda, toplumun bilgiye erişim hakkı bilinçli biçimde gasp edilmekte, halk gerçeklikten koparılmaktadır.

Sivil toplum ise görünüşte varlığını sürdürse de, ruhunu büyük ölçüde kaybetmiş durumdadır. İktidarın gölgesinde hareket eden “resmi STK”lar, adalet, hak ve özgürlük kavramlarına yabancılaşmış; halktan yana değil, otoriteden yana pozisyon alan devlet aparatlarına dönüşmüştür. Gerçek sivil toplum aktörleri ise ya susturulmuş ya da marjinalize edilmiştir.

Bugün Türkiye’de sadece kurumlar değil, kavramlar da aşındırılmaktadır. “Adalet”, “özgürlük”, “ahlak”, “insanlık” gibi temel kavramlar, içi boşaltılarak iktidarın diliyle yeniden tanımlanmıştır. Bu da bizi sadece siyasal bir çöküşe değil, ahlaki bir felakete doğru sürüklemektedir. Ve belki de en tehlikeli olanı: Bu çöküşü kanıksıyor, izliyor, seyrediyoruz.

Bu yazı bir isyan değil, bir çağrıdır. Vicdan sahibi herkesin suskunluğunu sorgulaması, olup biteni yalnızca bir haber başlığı olarak değil, bir insanlık meselesi olarak görmesi için bir çağrıdır. Çünkü mesele artık siyaset değil; insanlık, vicdan ve ahlak meselesidir.


Haber: CUMA
Hit: 690


  BU YAZARA AİT YAZILAR
9.05.2025  Gök Kubbenin Direği Sökülürse  

412

3.5.2025  İHH Vicdana Sesleniyor, Vanayı Tutan Ellere Değil!  

1426

29.4.2025  İslam’ın İstismarı, İktidarın İflası  

826

22.4.2025  Bir Ülke Nasıl Susar?  

690

17.4.2025  CHP’ye Kayyum Söylemi: Demokrasinin İflas Belirtisi  

792

14.4.2025  Üçüncü Yol’u Linç Ettiniz, İsrail’in Yolunu Açtınız!  

970

10.4.2025  Fikirden Korkan Bir Ülke: Nuray Mert’in Vedası Üzerine  

695

9.4.2025  Memleket Nereye Gidiyor  

984

1.4.2025  Evinde Adalet Yoksa, Dünyaya Ders Veremezsin  

600

27.3.2025  İki Türkiye, Bir Kavga: Biri Çöküyor, Diğeri Doğuyor  

829

24.3.2025  Hukuk Susturulursa, Halk Konuşmalıdır!  

695

22.3.2025  Provokasyonun Gölgesinde Direnişin Işığı  

622

20.3.2025  Seçimli Otoriterlik: Türkiye’de Demokrasi Erozyonu  

866

14.3.2025  Dünya Vicdan Krizinde: Sessiz Kalan da Suçludur!  

760

10.3.2025  Yeni Türkiye: Barışın ve Demokrasinin Eşiğinde  

884

4.3.2025  Türkiye’nin Demokrasi Sınavı  

833

2.3.2025  CHP ve Kürtler: Kaybedilen Yüzyıl  

936

28.2.2025  Öcalan’ın Çağrısı ve Türkiye’de Demokratik Siyasetin Geleceği  

749

26.2.2025  Almanya Seçimleri ve Aşırı Sağın Yükselişi  

926

24.2.2025  ERDOĞAN AKP DEMOKRASİ  

891

17.2.2025  Tarihi Bir Dönemeçte Bölgesel Barışı Konuştuk  

1666

13.1.2025  Yeni Anayasa - Din Devlet İlişkileri (2) Almanya Örneği  

995

23.12.2024  Yeni Anayasa - Din devlet ilişkileri (1)  

1348

4.11.2024  İDEOLOJİLERDEN ARINMIŞ SİVİL ANAYASA  

968

28.9.2024  ALMANYA SEYAHATİ -1-  

801

5.8.2024  Cumhuriyetin II. Yüzyılında Sistem Sorunu!  

1564

17.6.2024  Çaycuma-Agryz Kardeşliği, Kazan Tatarları  

2387

22.4.2024  YENİ YÜZYILA 31 MART MESAJI  

1323

9.4.2024  BARIŞ ZAMANI  

1726




 

 

 

 

 



 
 

Bu Haberi Facebook'ta Paylaş

 

 

 

 

www.caycuma.org

  

© Yasal Uyarı